Türkiye’de “Youtube” ve “Youtuberlık”

Günümüz internet kullanıcıları, bilgiye hızlı ulaşmak istemenin yanı sıra, dijital platformlardan aldıkları içeriklerin kalitesine de büyük önem gösterir hale gelmişlerdir. Rekabet arttıkça yayınlanan içeriklerin  kalitesi de aynı oranda artış göstermiştir.  İnternette yayınlanan video içerikleri bu açıdan bakıldığında televizyon izleme alışkanlıklarımızı dahi gün geçtikçe değiştirebilecek düzeye gelmiştir. TV’lerde enformasyon, haber ve eğlence içeriklerine ulaşımın  sınırlı olması, tüketicinin televizyonda rastgele içeriğe denk gelmesi veya içeriklerin bir plan dahilinde zamansal kaygılar taşıyarak kullanıcıya sunulması, geleneksel medyanın bir dezavantajı olarak kalmıştır. Hal böyle olunca da internetin vermiş olduğu özgürlük hissiyatını tüketiciye yansıtamamaktadır. Tüketiciler almak istedikleri video içeriğini video izleme platformları sayesinde doğrudan kontrol edebilmekte, bu da tüketicilere zamansal ve mekansal kaygılar taşımadan daha özgürce içeriklere ulaşma imkanı sunmaktadır. Bu sebeplerle tüketiciler kendi alışkanlık ve ilgilerine göre içerikleri kontrol edebilmekte ve dijital platformlarda istedikleri içeriğe tek bir tık ile ulaşabilmektedir.

İnternet, tüketim alışkanlıklarımızda değişikliklere sebebiyet verirken farklı iş mecralarının oluşmasına da olanak sağlamıştır. Bu mecralardan bir tanesi de Youtube’da video içeriği üretmektir. Youtube ve Youtuberlık dünya çapında hızla yaygınlaşıp bir iş alanı haline gelmiştir. Yayınladıkları videolardan para kazanma imkanı bulan kullanıcılar bu mecranın bir iş kolu haline gelmesinde büyük pay sahibidirler.

Geçtiğimiz günlerde Youtube alanında profesyonel içerik oluşturmak isteyen adaylar için çalışma başlatan İŞKUR, eğitim programları ile ülkemizdeki binlerce gence hizmet vereceğini açıkladı. Yeni bir iş kolu olarak görülebilecek Youtuberlığın tespitini sağlayıp eğitimini vermeyi planlayan kurumun çalışmasını takdire şayan olarak nitelendirirsek hata yapmış olmayız.

Peki, iyi tamam da nedir bu Youtuberlık?

Youtuberlık, sosyal video paylaşım platformu olan Youtube’da, video içeriklerini üreten, hazırlayan ve yayınlayan kullanıcılar için oluşturulan bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkemiz için Mayıs 2013’de Youtube iş ortaklığı(Youtube partnerliği) programını açan video paylaşım platformu, video içerik üreticilerine de izlenen video sayısına göre maddi anlamda da katkı sağlamaktadır. Özellikle Youtube kullanıcılarının artışı ile pazar payının yükselmesi, bu platformun önemli bir reklam gösterim alanı olarak kullanılmasına da olanak sağlamıştır. Video içeriklerine yerleştirilen sponsorlu reklamlar ile Youtuberlar, yaptıkları çalışmalar için maddi kaynak elde etmekle kalmayıp bu platformu bir iş sahası haline getirmeyi de sağlamışlardır.

Geleneksel medyamızda ise bu gün birçok televizyon kanalı, internet haber sitesi ve medya şirketinin Youtube kullanımında yeterli düzeyde olmadığını görmekteyiz. Özellikle TV kanalları bu platformun canlı yayın özelliğini işlevsel olarak kullanmamakla bir yanılgıya düşmektedir. Ntv/Ntvspor, CnnTürk, Habertürk gibi istisna olarak gösterilebilecek TV kanallarının haricinde Youtube’u etkin olarak kullanan çok az TV kanalının olduğunu görmekteyiz. Milyonlarca kullanıcıya ev sahipliği yapan bir platformu bu şekilde görmezden gelmek, şüphesiz maddi kaygılardan dolayı yayıncı şirketlerin işine gelmektedir. Fakat günümüz şartlarını ele aldığımızda, kullanıcıların özellikle mobil platformlarda kolaylıkla ulaşabildikleri içerikleri tercih etmesi, yakın zamanda firma, kurum ve kuruluşları değişen alışkanlıklara adapte etmeye zorlayacaktır.

Sonuç olarak, halihazırda Youtube platformunda amatör içeriklerle başlayıp milyonlarca tıka ulaşan Youtuberlar kendilerini ve içeriklerini geliştirerek TV kanalları ile rekabet edebilecek seviyeye ulaşmışlardır. Özellikle Youtube topluluğunun kitlesinin genç olması gelecek vaat ettiğini göstermektedir. Durum böyleyken Youtube’un değerinin kavranması inanıyorum ki  İŞKUR’un örnek çalışması medyamız ve kurumlarımıza ders niteliğinde bir mesaj olacaktır.