IPhone Hayatımızı Değiştirdi: Bağımlılık
Blog & Makaleler
Yakın tarihte Tony Fadell iPod’u icat etti ve iPhone’u yaratan ekibin önemli bir üyesi oldu. Şimdi, ise “Apple’ın akıllı telefon bağımlılığı konusunu ele alması gerekiyor” tezini savunuyor.
1976’da Steve Jobs bir hayal kurdu. Kırk yıl sonra, hayali gerçekleşti ve dünya nüfusunun üçte birinden fazlası artık bir akıllı telefon kullanıyor. Ancak bu cihazların başarısı, bağımlılık ve aşırı kullanım ile ilgili endişeler de dahil olmak üzere istenmeyen sonuçları da beraberinde getirdi.
Birçok kişi “bu bir Facebook problemi” diyor. Evet, reklam veya uygulama içi satın alma işlemlerine dayanan bazı uygulama sağlayıcılar bizi şaşırtmaya teşvik ediliyor ve şu anda her zaman olduğu gibi bu cihazlara sahip olduğumuz gerçeğinden faydalanıyor.
Bunun sadece bir “Facebook sorunu” ya da sadece “çocuklar” sorunu olmadığına inanıyorum. Hepimiz, yetişkinler ve çocuklar, iPhone’un açılmasından bu yana on yıl içinde hayatımızı değiştirdi. Artık sosyal, oyun ve eğlence uygulamalarına ek olarak her zaman e-posta, mesajlaşma, alışveriş, bankacılık vb. Bunların çoğu iyi görünüyor, ama onları bildiğimizden daha fazla kullanıyoruz.
Sağlıklı cihaz kullanımını neyin oluşturduğu konusunda bir fikir birliği yoktur. Yararlı önerilerde bulunabilmemiz için daha fazla veriye ihtiyacımız var.
Sağlıklı bir şekilde bir benzetme yapalım: Bilim adamları ve beslenme uzmanlarından diyetimizde ne kadar protein ve karbonhidrat almamız gerektiği konusunda tavsiyemiz var; ağırlığımızı ölçmek için standartlaştırılmış ölçeklerimiz var; ve ne kadar egzersiz yapmamız gerektiği konusunda normlarımız var.
Ama dijital “beslenme” söz konusu olduğunda, “sebze”, “protein” veya “yağ” ın ne olduğunu bilmiyoruz. “Fazla kilolu” veya “zayıf” nedir? Sağlıklı ve ılımlı bir dijital hayat nasıl görünür? Üreticilerin ve uygulama geliştiricilerinin bu sorumlulukları üstlenmeleri gerektiğini düşünüyorum. İlginçtir ki, zaten dijital detoks kliniklerine sahibiz. Ancak bu konuya gelmeden önce bize yardımcı olacak temel araçlara ihtiyacımız var.
Apple’ın müşteri tabanını koruyabilmesi ve hatta büyütmesi için, kullanıcıların cihazlarını nasıl kullandıklarına dair daha fazla bilgi sahibi olmalarını sağlamak suretiyle bu sorunu platform seviyesinde çözebileceğine inanıyorum. Bunu yapmak için, kullanıcıların dijital etkinliklerini ayrıntılı olarak ve tüm cihazlarda izlemelerine izin vermelidir.
Birçok teknoloji şirketinden farklı olarak, Apple’ın iş modeli, daha fazla cihaz satın alan insanların etrafında dönüyor. Apple’ın bu tür dijital etkinlik takibi yapması durumunda daha fazla cihaz satacağına inanıyorum. Çünkü insanlar bu ekstra kontrole sahip olduklarında kendileri ve çocukları için kendilerini daha rahat hissedecekler. Apple doğru olanı yaparsa, endüstri takip eder.