Farklı Kan Grupları Arasında Böbrek Nakli Mümkün mü?

İngiltere’de “Kidney Research” isimli yardım kuruluşu tarafından finanse edilen ve önümüzdeki aylarda tıp dergisi “British Journal of Surgery”de yayımlanması beklenen bir araştırmaya göre bilim insanları, organ nakli için kullanılacak böbreklerin kan grubunu değiştirmeyi başardı.

BBC’den alınan habere göre Cambridge Üniversitesi’ndeki bilim insanları, böbreğin korunmasına yardımcı olmak amacıyla oksijenli kanı böbrekten geçirmek için kullanılan bir cihaz (normotermik perfüzyon) yoluyla özel bir enzimle yüklenmiş kanı donör böbreğinden geçirmeyi başardı.

Bu enzim, böbrekteki damarları kaplayan kan grubu belirteçlerini ortadan kaldırarak kan grubunu etkili bir şekilde 0 tipine dönüştürüyor. Üç donör böbreğinde başarıyla gerçekleştirilen işlem birkaç saat sürüyor.

Bu gelişmenin nakil için organ tedarikini artırabilecek bir buluş olabileceği ve uygun donör bulmakta zorlanan insanlar için olumlu etkileri olacağı belirtiliyor.

Böbrek nakli, kan grupları farklı olan kişilerden birbirine olmamakla birlikte böbreğin kan grubunun 0 (sıfır) tipine dönüştürülmesiyle herhangi bir hastaya nakli mümkün olabiliyor.

Araştırmayı yapan doktora öğrencisi Serena MacMillan, “Bu sonucun potansiyel olarak birçok hayatı nasıl etkileyebileceğini düşünmek çok heyecan verici” dedi.

Araştırmanın bir sonraki aşaması, böbreklerin yeni kan gruplarından normal kan verildiğinde nasıl tepki verdiğini incelemek olacak. Bu inceleme de yine böbrek hastaya nakledilmeden önce bir cihaz yardımıyla gerçekleştirilecek.

Kidney Research Araştırma Direktörü Dr. Aisling McMahon çalışmayı “çığır açma potansiyeline sahip” olarak şeklinde nitelendirdi.

Çalışma önemli bir çalışma olarak görülmesine karşın organ nakli üzerindeki etkisi henüz kanıtlanmış değil. Bilimsel araştırmalar ve organ bağışı için organ bulma konusunda da ne ölçüde katkısı olacağına dair sorular var.

Kan grubu değiştirilmiş organların, yeni kan grubuyla nasıl performans gösterdiğini görmek ve bu işlemin böbreklere herhangi bir zarar vermediğinden emin olmak için daha fazla test yapılması, laboratuvarda ve hastalar üzerinde denenmesi gerekecek.