Deprem Bilinci ve Hazırlıklı Olma: Alınması Gereken Önlemler
Blog & Makaleler

Deprem Bilinci ve Hazırlıklı Olma: Ankara Gibi Düşük Riskli Bölgelerde Bile Alınması Gereken Önlemler
Ankara’da Meydana Gelen Son Deprem ve Olası Etkileri
2025 yılı Şubat ayının 17’sinde Ankara’nın Yenimahalle ilçesinde 3,5 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’na (AFAD) göre, depremin derinliği 11,48 kilometre olarak kaydedildi. Kısa süren bu sarsıntı herhangi bir hasara yol açmasa da, Ankara gibi nispeten düşük sismik risk taşıyan bölgelerde bile deprem bilincinin önemini bir kez daha gündeme getirdi.
Bu tür düşük ölçekli depremler genellikle yüzeyde ciddi bir etki yaratmaz. Ancak, depremin kısa sürmesi ve nispeten düşük enerjiyle gerçekleşmesi, onun kaynağı hakkında bazı soruları gündeme getiriyor. Kısa süreli depremler genellikle iki farklı deprem türünden kaynaklanabilir: fay depremleri ve çöküntü depremleri.
Fay Depremleri mi, Çöküntü Depremleri mi?
Fay depremleri, yerkabuğundaki hareketlerin neden olduğu sarsıntılardır ve genellikle uzun süreli dalgalanmalar oluşturur. Büyük fay hatlarının geçtiği bölgelerde görülür ve büyük depremlere yol açma potansiyeli taşır. Ankara, Kuzey Anadolu Fay Hattı’na yakın olmakla birlikte doğrudan büyük bir fay hattı üzerinde bulunmamaktadır.
Çöküntü depremleri ise daha çok yeraltında boşlukların (mağaralar, maden ocakları veya su rezervuarları) çökmesiyle meydana gelir. Bu tür depremler genellikle kısa süreli ve ani şok etkisi yaratır. Ankara’daki depremin kısa sürmesi, çöküntü kaynaklı olabileceğini düşündürmektedir. Çöküntü depremleri genellikle daha lokal etkilere sahiptir ve büyük ölçekli hasar yaratma ihtimalleri daha düşüktür. Ancak, yapıların sağlam olmaması veya zeminin zayıf olması durumunda küçük ölçekli depremler bile ciddi sonuçlar doğurabilir.
Deprem Bilinci ve Hazırlıklı Olmanın Önemi
Ankara gibi düşük riskli bölgelerde yaşayan birçok kişi, büyük bir deprem riskinin bulunmadığını düşündüğü için hazırlıklı olma konusunda ihmalkâr davranabilir. Ancak, büyük veya küçük her türlü sarsıntı, şehirleşme ve altyapı güvenliği açısından önemli dersler içerir. İşte Ankara gibi düşük riskli bölgelerde bile alınması gereken bazı temel önlemler:
1. Yapısal Güvenlik Önlemleri
- Ev ve iş yerlerinin deprem yönetmeliklerine uygun şekilde inşa edildiğinden emin olun.
- Eski binaların depreme dayanıklılık testlerinden geçirilmesini sağlayın.
- Binanızın zemin etüdü hakkında bilgi sahibi olun ve gerektiğinde güçlendirme çalışmalarını yaptırın.
2. Acil Durum Planı Hazırlama
- Aile içinde bir acil durum planı oluşturun ve herkesin bu plana hâkim olmasını sağlayın.
- Deprem sırasında güvenli alanları belirleyin ve bu alanlara hızlıca ulaşım yollarını planlayın.
- Acil durum çantanızda su, yiyecek, ilk yardım malzemeleri ve el feneri gibi temel ihtiyaçları bulundurun.
3. Deprem Esnasında ve Sonrasında Yapılması Gerekenler
- Sarsıntı sırasında sakin kalın ve güvenli bir alana geçin.
- Merdivenlerden ve asansörlerden kaçının.
- Elektrik, gaz ve su vanalarını kapatmayı unutmayın.
- Deprem sonrasında artçı şoklara karşı dikkatli olun ve hasarlı binalara girmeyin.
Ankara Gibi Düşük Riskli Bölgelerde Bile Alınması Gereken Önlemler
Ankara gibi düşük riskli bölgelerde bile depreme karşı bilinçli olmak ve hazırlıklı davranmak büyük önem taşır. Depremler, sadece büyük fay hatlarının geçtiği bölgelerde değil, düşük riskli görülen şehirlerde de zaman zaman hissedilebilir. Küçük ölçekli depremler büyük hasarlara yol açmasa da, bu tür sarsıntılar, halkın bilinçlenmesi ve altyapının sağlamlaştırılması için önemli bir uyarı niteliğindedir.
Bireyler ve kurumlar olarak depreme hazırlıklı olmak, yaşanabilecek olumsuz durumları en aza indirgemek için büyük önem taşımaktadır. Deprem yönetmeliklerine uygun binalarda yaşamak, güvenli tahliye yolları belirlemek ve acil durum çantaları hazırlamak, her bireyin alabileceği temel önlemler arasındadır. Ayrıca, yerel yönetimlerin ve ilgili kurumların da risk değerlendirmelerini düzenli olarak güncellemesi, toplumu bilgilendirmesi ve altyapıyı güçlendirmesi gerekmektedir.
Unutmamak gerekir ki, depremler önlenemez doğa olaylarıdır ancak bilinçli hareket ederek can ve mal kayıplarını en aza indirmek mümkündür. Ankara’daki bu son sarsıntı, deprem gerçeğini unutmamamız ve gerekli önlemleri ihmal etmememiz gerektiğini bir kez daha hatırlatmıştır.
Ali Değişmiş
- KATEGORİLER:
- | Blog & Makaleler |