“5G, YENİ BİR ÇAĞIN BAŞLANGICI OLACAK…”

11. Uluslararası Elektronik Haberleşme Düzenleyiciler Konferansı ve Türkiye Bilişim Zirvesi’nde konuşan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Dr. Ömer Fatih Sayan, 5G’nin, hemen her şeyin birbiriyle haberleştiği, fiziksel boyut kadar sanal boyutun ön plana çıkacağı bir çağın başlangıcı olacağını vurgulayarak, “5G ve ötesi teknolojilerde öncü bir konuma gelme amacına yönelik çalışmalarımız sürüyor.” dedi.

BTK Başkanı Dr. Ömer Fatih Sayan, “5G ve Ötesi” Temalı 11. Uluslararası Elektronik Haberleşme Düzenleyiciler Konferansı ve Türkiye Bilişim Zirvesi’ne katıldı. BTK ev sahipliğinde iki gün devam edecek zirveye Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu, Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Hongyang Yu ve alanında uzman yerli-yabancı birçok konuk katıldı.

11. Uluslararası Elektronik Haberleşme Düzenleyicileri Konferansı ve Türkiye Bilişim Zirvesi’ne ana sponsoru olan Huawei’yi temsilen Orta Asya ve Kafkasya Bölge Başkanı James Chen ve Huawei 5G Ürün Grubu Başkanı Yang Chaobin katıldı. Huawei, Türkiye Bilişim Zirvesi’nde 5G stratejilerini, 5G yol haritasını, 5G standartlarına katkılarını, 5G kullanıcıları için öneri ve sonuçlarını ve 5G’ye yönelik ağ gelişimini paylaştı, Etkinlik esnasında 5G demosunu da gösterdi.Ek olarak etkinliğin ikinci gününde “Open Labs” ve Huawei Türkiye AR-GE merkezinin uluslararası alanda geçerliliği olan prestijli yazılım sertifikası CMMI5 duyurusunu yapacak olan Huawei, akıllı şehirler, bulut teknolojisi, AR ,VR ve Nesnelerin İnterneti ürünlerinin tanıtımını gerçekleştirecek.

5G YENİ BİR ÇAĞIN BAŞLANGICI OLACAK

5G’nin, bireysel kullanıcılar dışındaki hemen her şeyin birbiriyle haberleştiği ve içinde yaşadığımız fiziksel boyut kadar sanal boyutun ön plana çıkacağı bir çağın başlangıcının zeminini oluşturacağını aktaran Sayan, “2020 sonrası dünyada km²de dolaşacak ortalama verinin 4 yılda bir 16 kat artacağı; bu talebi karşılamak üzere önceki nesle göre 25 kat fazla frekansa ve 2000 kat fazla baz istasyonuna gereksinim duyulacağı öngörülmektedir. 5G’nin geniş kitlelere yayılması için sektörde yer alan tüm oyuncular, bu teknolojinin sağlayacağı fırsatların kaçırılmaması gerektiğinin farkındalar. 5G’nin hayatımıza girişinden önce yapmamız gereken üç şey bulunuyor. Bunlar: Bağlanabilirliği artırmak, Ulaştırma, şehircilik, sanayi, eğitim ve sağlık gibi dikey sektörleri geliştirmek ve Şebeke kabiliyetlerini yeniden tanımlamaktır.” şeklinde konuştu.

NESNELERİN İNTERNETİ ANAHTAR KONUMUNDA

5G hayatımıza girmeden önce yapılması gereken ilk işin bağlanabilirliği artırmak olduğunun altını çizen Sayan, “Geniş Bant – Nesnelerin İnterneti (NB-IoT) teknolojisi, “büyük ölçekli nesnelerin interneti” için anahtar konumundadır. Bu teknoloji, durağan nesneleri interaktif hale getirecek, yani birçok nesne konuşmaya başlayacaktır. Sensörlerin ve kamera teknolojisinin geniş bir alana yayılması ile birlikte, bu cihazların bağlantı yetenekleri, fiziksel dünyayı, akıllı ve dijital bir dünya haline getirecektir. Bu da insanların fiziksel dünyadaki verileri daha iyi analiz etmelerini sağlayacak ve iletişim söz konusu olduğunda, zaman ve mekân kavramlarının önemi kalmayacaktır. Bu bağlamda Üstad Necip Fazıl’ın güzel bir mısrası vardır: “Zaman korkunç daire: ilk ve son nokta nerde / Bazı geriden gelen yüz bin devir ilerde” diyor. Bu bağlamda, Evet! Biz nesnelere yeni anlamlar yüklüyoruz. Ancak, onların bir de kadîm, yaratılıştan gelen anlamları var. Yoksa İslam Peygamberi (S.A.V): “Ya Rabbî, bana eşyanın hakikatini öğret…” diye dua etmezdi diye düşünüyorum.” dedi.

DEĞİŞİM KAÇINILMAZ

5G teknolojisinden faydalanan dikey endüstrilerin hayat algımızı, yaşantımızı ve iş anlayışımızı tahmin bile edilemeyecek şekillerde değiştirmeye devam edeceğini belirten Sayan, “Değişim kaçınılmaz… Her geçen gün klasik iş anlayışlarını, konvansiyonel sektör modellerini değişime zorlayan yeni iş modelleri görüyoruz. Yeni iletişim teknolojilerinin getirdiği değişime gözlerini kapayan, değişimi inkâr eden kaybedecektir. Bunu net olarak söyleyebiliriz. Bizler değişimi inkâr edenlerden olmak istemiyoruz. Değişime ayak uyduranlardan da olmak istemiyoruz; Bizzat değiştiren olmak için çalışıyoruz. Bu anlamda, ülkemizin de bu yarışta var olması ve dünyada 5G ile ilk tanışan ülkelerden biri olması ve bunu yaparken de tüketici konumundan üretici konumuna geçmesini önemsiyoruz.” ifadelerini kullandı.

5G VE ÖTESİ ÇALIŞMALARIMIZ SÜRÜYOR

Sayan, 5G ve ötesi teknolojilerde öncü bir konuma gelme amacına yönelik olarak gerçekleştirilen çalışmaları şöyle anlattı: “Ülkemizde kamu, üniversite, üreticiler, işletmeciler ve ilgili sivil toplum kuruluşlarının işbirliğinin ve tüm çalışmaların koordinasyonunun sağlanması için Yeni Nesil Mobil Haberleşme Teknolojileri Türkiye Forumu’nu (5GTR) kurduk. Forum çalışmalarını hızla sürdürüyor. Bunun yanı sıra ülkemizde 5G konusunda öne çıkan Kore ve Japonya gibi ülkelerle işbirliği anlaşmaları yapılmıştır. Yine, 5G şebekelerinde, çok yüksek erişim hızlarına ulaşabilmek adına, fiber gibi yüksek transmisyon kapasitesine sahip altyapıların kullanımı daha da önemli olacaktır. Bu nedenle, 5G konusundaki çalışmalara başlarken, erişim ve transmisyon altyapısını da şimdiden planlamamız gerekiyor. Bugün itibariyle, kullanıcıların ve işletmecilerin talep ve ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla ülkemizde güzergâh bazında 300.000 km civarı fiber altyapı bulunuyor. Bu altyapıyı geleceğe yönelik geliştirmemiz gerekiyor.”

DERİN OLAN KUYU DEĞİL, KISA OLAN İPTİR

Şehrin, insanın aynası olduğunu ve geleceğe ancak insan unsurunu anlayarak ve güçlendirerek yürüyebileceğimizi ifade eden Sayan, “İçinde insanın hesaba katılmadığı ve insandan ilham alınmayan hiçbir proje başarıya ulaşamaz, kalıcı değerler üretemez. Dünyanın bir tarafında insanların aşırılıkları, tüketimleri, israfları bile kutsanır, bir tarafında ise yokluk, yoksulluk, savaş ve kıtlıklar sürerken bir dengeyi bulmak güç gözükebilir. Bu hususta insanı ve bütün insanları önceleyen her çalışmayı zor olsa da gerçekleştirmeliyiz. Konfüçyus’un dediği gibi “Derin olan kuyu değil, kısa olan iptir…” dedi.

Sayan, 11.Uluslararası Elektronik Haberleşme Düzenleyiciler Konferansı ve Türkiye Bilişim Zirvesi’nin ülkemiz ve katılımcılar için verimli ve hayırlı sonuçlar doğurmasını temenni edip emeği geçenlere teşekkür ederek konuşmasına son verdi.

TÜRKİYE TEKNOLOJİYİ TÜKETEN ÜRETEN OLMAK DURUMUNDADIR

5G ve Ötesi Temalı 11. Uluslararası Elektronik Haberleşme Düzenleyiciler Konferansı ve Türkiye Bilişim Zirvesi’nde konuşan Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu ise dünyada teknoloji sektöründe hızlı bir gelişme olduğunu, en büyük, güçlü şirketlerin bilgi ve iletişim sektöründe bulunduğunu belirterek şunları söyledi: “Türkiye artık teknolojiyi sadece tüketen değil geliştiren, üreten bir ülke olmak durumundadır. 16 Nisan’dan sonra Türkiye yeni bir hamle dönemine girdi.. Bu yeni dönemde bilgi-iletişim sektöründe de hızlı bir kalkınma ve gelişme sürecine girmek istiyoruz. Yerlilik oranlarını artırarak, yerli ürünlerle bu gelişmenin bir parçası olmakta kararlıyız.”

“TÜRKİYE’NİN BİLİŞİM İÇİN OLUŞTURDUĞU 2023 VİZYONUNU MUTLULUK VERİCİ”

Çin’in Ankara Büyükelçisi Yu Hongyang, Türkiye ile ülkesinin özellikle 5G ve benzeri yeni teknolojilerde geniş iş birliği potansiyeline sahip olduğunu söyledi. Türkiye’nin bilişim için oluşturduğu 2023 vizyonunu mutlulukla karşıladıklarını belirtti. Zirvenin Türkiye’deki bilişim ve haberleşme sektörünün gelişmesine ivme kazandıracağına inandıklarını ifade eden Yu, “Son senelerde Türkiye’deki bilişim sektörü gelişme eğilimini korumuş, Avrasya’daki en potansiyelli bilişim pazarı konumuna gelmiştir.” dedi.

BTK’nın ev sahipliğinde iki gün devam edecek 5G ve Ötesi Temalı 11. Uluslararası Elektronik Haberleşme Düzenleyiciler Konferansı ve Türkiye Bilişim Zirvesi’nde farklı konularda oturumlar düzenlenecek ve alanında uzman yerli-yabancı birçok konuk sunumlar yapacak.