Yapay Zekâdaki Gelişmeler İşsizliğe Neden Olacak mı?
Yapay Zeka Haberleri
Yapay zekânın geçmişi 1940’lara kadar gidiyor. Hatta sonsuz bant sistemlerine (turing machine) kadar gidiyor. Denilebilir ki, niye şimdiye kadar popüler olmadı?
Yapay zekanın yavaş gelişmesinin sebebi, işlemci güçlerinin bu kadar hızlı olmamasıdır. Ama geçen zaman işlemcilerin güçlerinin her geçen gün ne kadar hızla arttığı ise herkesin malumudur.
Ayrıca eskiden işlemcilerin güçleri artsa bile işleyebilecekleri yeterli miktarda bir veri de yoktu. Çünkü yapay zekâ dediğimiz şeyin bir tecrübeye dayanması gerekiyor. Nasıl ki insanoğlu kararlarını tecrübesine dayanarak veriyor. Aynen onun gibi bir makinanın da elinde bilgi olması gerekiyor. İşte bu büyük veri (Big Data) dediğimiz “Volume Velocity”çeşitliliğin artması, kapsamın artması ve veri tarafındaki hızın artması ile birlikte bunu işleyecek işlemcilerin de ortaya çıkması ile birlikte yapay zekâ daha kullanılabilir bir düzeye geldi.
Yapay zekâ yardımı ile bir test nasıl yapılabilir? Biz biliyoruz ki; artık insanların yaptığı testler var ve bunlar manuel testler olarak biliniyor. Ayrıca test uzmanlarının otomasyon araçları ile yaptığı testler de var ve bu onların işlerini hızlandırıyor. Ama bilişim sektöründe ise artan risk ve artan karmaşıklık ile buna cevap verme düzeyimizdeki makas giderek açılıyor ve cevap veremez duruma gelindi.
Burada da gündeme ne geliyor; ‘‘Madem biz bunu insan gücü ile bir yere kadar kapatabiliyoruz neden yapay zekâdan yardım alıp bu testleri onlara yaptırmayalım? Ayrıca onlar sayesinde elimizdeki yazılım hakkında bilgi sahibi olmayalım’’. Bu nedenle yazılım testlerinin gündemine doğal olarak tüm sektörlerde olduğu gibi yapay zekâ da girmiş durumdadır.
Yapay zekanın test yazılımlarına entegre edilmesi ile neler değişecek?
Test konusunda yapay zekanın yapabileceği birçok şey var. O anlamda düşük seviye ya da zaman alan basit iş yapılan taraflarda evet bir işsizlik oluşturabilir. Ama ben buna bir meydan okuma olarak bakıyorum. Bu test uzmanlarının kendilerini geliştirmesi ve kendilerine yatırım yapması için bir fırsat olacaktır. Bunu yaparlarsa daha katma değerli işler yapılabilecektir. Çünkü test uzmanlarının önündeki en büyük sıkıntı çok zahmetli işler yapılıyor olmasıdır. Bir de test uzmanlığına başlayan kişinin en büyük derdi şudur: ‘‘yazılım geliştirmeye geçeyim mi? Programcı olayım mı? Proje yöneticisi olayım mı?’’ sorularıyla karşı karşıya kalmasıdır. Eğer yapay zekâ doğru kullanılabilirse en azından zahmet kısmı bertaraf edilip test uzmanlarının daha katma değerli, daha keyif alacakları, daha önlerinin açılacağı işler yapmaları mümkün olacaktır. Bu da sektörü geliştirecektir, memnuniyet düzeyini artıracaktır, test uzmanlarının önünü açacaktır.
Bu anlamda bunu ekosisteme benzetebiliriz. Büyük balık küçük balığı yiyecek, küçük balık da gidip planktonu yiyecek, en sonunda büyük balık ölüyor çürüyor küçük parçalara bölünüyor. Yani bu döngü devam edecektir. Birilerinin ölmesi lazım ki daha sağlam daha kuvvetli birileri oradan canlanarak çıksın. Bu anlamda korkmamak lazım. Yıllardır bu ekosistem nasıl dönüyorsa tüm sektörlerde de büyük balık küçük balığı yiyecektir.
Yapay zeka ile birlikte test yazılımı sektöründe iş kayıpları olabilir mi?
Teknoloji her zaman sizin teknolojiyi nasıl kullandığınıza bakıyor her zaman ki gibi. İyi kullanılırsa burada fırsatlar çıkacaktır. Ama tembellik yapılırsa, muhakkak sıkıntı olacaktır. En zirvede olsanız bile zirveden aşağıya inip başka zirvelere çıkabilmeniz lazım. Aşağıya inmeden başka zirvelere çıkamıyorsunuz. Bu nedenle bulunduğum yerden kontrollü bir şekilde aşağıya ineyim, üzerimdeki ağırlıkları atayım, yeni yetkinlikler alarak daha yükseklere çıkayım mantığında olmak gerekiyor.
Yapay zekanın bu alana ne zaman entegre olacağına dair bir tarih verebilir mi?
Tarih değil ama aralıklar verilebilir. 5 ila 10 yıl arasında bir ivmelenme olacağı değerlendirilmektedir. Yurtdışındaki akımlar ile de birlikte bu süre zarfında uygulanmaya başlanacağı yönünde yorumları yapılıyor. Bu anlamda kendilerini geliştirmeye başladılar çünkü ellerinde data oluşmaya başladı. Mesela 10 yıllık bir tool’un elinde acayip bir veri bankası oluştu. Bunlar ile birlikte ‘’ben bunu yapay zekâ ile birlikte nasıl kullanabilirim’’e doğru gidiliyor.
Küresel test yazılım pazarı ciddi bir büyüme potansiyeline sahip. Türkiye’nin pastadan aldığı pay ne durumdadır?
Dünyadan biraz örnek verecek olursak, dünyada 60 milyar dolar civarında ve her sene yüzde 10 ila 12 düzeyinde büyüyor. Büyük bir rakam çünkü baktığınız zaman dünyanın ekonomi GDP artışı 2.5 – 3 civarında. Ekonomi 2.5 -3 büyürken test sektörü yüzde 10 -12 büyüyor. Bu konuda biraz gerideyiz, yapılacak çok işimiz var. Yurtdışına test hizmeti verebilecek kapasitemiz varken genelde içerde test hizmeti veriliyor. Hindistan’a bakıyorsunuz 5 bin kişilik test şirketleri var ve dünyaya test hizmeti veriyorlar.
Mesela Microsoft’un testlerinin bir kısmını onlar yapıyor. Bu anlamda Türkiye’de bu yönde bir yapılanma şu ana kadar göremedik. Aslında fırsat da var. Yurtdışında da işler yapıyoruz. Orada yazılım geliştirme evleri şunları söylüyor: ‘’4 liraya yaptıracağım işi Hindistan’da 4 liraya yaptırayım. Ama Türkiye bu işi iki liraya daha kaliteli yapacaksa ona yaptırayım’’ Yani 2 lirayı verme derdinde ama daha kaliteli olursa ve ortaya bir fark koyabilirse. Bu anlamda biraz geriden gidiyoruz. Pazar ile ilgili net bir rakamımız yok. Genelde yazılım sektörü büyüklüğünden, donanım sektörü büyüklüğünden bir şeyler çıkartmaya çalışıyoruz.
Türkiye’de sertifikalı iki binin üzerinde yazılım test uzmanı var. Bunları başka ülkelerle karşılaştıracak olursak Hindistan’da bu sayı yüzbinleri buluyor. Buradan bir korelasyon çıkartabiliriz sanırım. Bu anlamda alınacak yolumuz var. Bunu hem dezavantaj hem de avantaj olarak görebiliriz. Fırsat çok çünkü karmaşıklık çok artıyor, Hindistan da buna yetişemiyor. Buradaki fırsata bizim odaklı bir şekilde yüklenip pazardan pay kapma şansımız var.
Yapay zekâ kaynaklı işsizliğe 3 adımda çözüm aranıyor
1- İnsan yerine istihdam edilecek her robot/yapay zekâdan vergi alınarak işsizlere kaynak yaratılacak.
2- Otomasyon kâr payı adı altında uçtan uca insansız çalışacak yapılardan da ek vergi istenecek.
3- Tüm önlemlere ek olarak dünyaya gelen her insana ‘koşulsuz temel gelir’ bağlanacak. Finansman yine robot ve yapay zekâlı üretimden gelecek.
Yazan: Yusuf Özcan CANDEMİR, Mühendis
Kaynaklar:
https://www.haberturk.com/robotlarin-yaratacagi-issizlik-boyle-finanse-edilecek-1741455-ekonomi