Sümela Manastırı’nda Tarihi Keşif
Genel Bilgi ve Haberler
Sümela Manastırı’nda gizli geçitte bulunan ‘çile odaları’ gün yüzüne çıkarılıyor.
Türkiye’nin önemli tarihi ve turistik yerlerinden biri olan Sümela Manastırı’nda restorasyon çalışmaları sırasında tarihi bir keşif yapıldı. 2.5 yıl önce başlatılan restorasyon çalışmaları tüm hızıyla sürdürülürken, çalışmalar sırasında bugüne kadar girilmemiş kuzey çatının yamacında gizli bir geçit tespit edildi.
Hristiyanların tapınak ya da kutsal alanı olarak kabul ettiği ‘şapel’ olduğu belirlenen alanda bugüne kadar görülmemiş ‘cennet ve cehennem, ölüm ve yaşam’ tasviri taşıyan fresklerin yer aldığı açıklandı.
Şapelin gün yüzüne çıkarılması ve ziyarete açılması için başlatılan restorasyon çalışmaları sürerken, Sümela Manastırı’nda bu zamana kadar görülmemiş ve ‘çile odası’ olarak adlandırılan yeni alanlara ulaşıldı.
Küçük şapel odalarından oluşan ve duvarlarında fresklerin yer aldığı alanların da restorasyona dahil edilerek gün yüzüne çıkarılması için çalışma başlatıldı. Hasar gören fresk ve çatı kısımları yeniden onarılacak, restorasyon tamamlandığında ise ziyarete açılacak.
Çile Odaları Ziyarete Açılacak
Sümela Manastırı’nın Trabzon ve Maçka için bir marka olduğunu belirten Maçka İlçe Belediye Başkanı Koray Koçhan, yapılan çalışmalarda keşfedilen yerlerin Sümela’ya tarihi zenginlik kazandırdığını dile getirdi.
Keşfedilen alanların tarihi ve turistik önemine dikkat çeken Koçhan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sümela’da şimdiye kadar görülmemiş olan alanlar var. Restorasyon çalışmaları ile beraber ziyaretçilere açmayı planlıyoruz. Zaten onun için maliyeti yüksek olan bir restorasyon bu. Turistler sadece kaya kilisesinin yanına kadar giriyor. Orada içeride küçük küçük şapellerin bulunduğu, bizim dinimizde de olan ’Çile odaları’ bulunan kapalı alanlarda dua edilen yerlere giremiyorlardı.”
Restorasyon çalışmaları ile keşfedilen alanların da ziyarete açılacağını vurgulayan Koçhan, “Bu restorasyon çalışmaları ile o alanlara da girilecek. Göreceksiniz ki, o alanlarda da Sümela’da çok güzel bir merkezi ısıtma sistemi, bacaların odaları dolaştığı, çok güzel şömineler ve kitaplıkların olduğunu, lavaboları, tuvaletleri ve müthiş yağmur kanallarının, kanalizasyonun olduğunu göreceğiniz alanlar da inşallah bu dönem restorasyon bittikten sonra ziyaret edilebilecek” dedi.
Sümela Manastırı
Bizans İmparatoru I. Theodosius zamanında (375–395) Atina’dan gelen Barnabas ve Sophronios isimli iki rahip tarafından kurulduğu düşünülür. Sümela, manastır işlevini 1923 yılına kadar sürdürdü.
Yapı esas olarak ana kaya kilisesi, birkaç şapel, mutfak, öğrenci odaları, misafirhane, kütüphane ile kutsal ayazmadan oluşur. Bu yapılar, topluluğu oldukça geniş bir alan üzerine yayılır. Manastırın girişinde su getirdiği anlaşılan büyük su kemeri yamaca yaslanmış durumdadır. Çok gözlü olan bu kemerin bugün büyük bir bölümü yıkılmıştır. Avlunun etrafındaki binalar içindeki dolaplar, hücreler, ocaklarda Türk sanatının etkileri de görülür.