Sonunda stil sahibi birini Zone’ladık (Büşra Erdoğan Toraman)
Blog & Makaleler
Bu hafta inanılmaz şık bir yazı ile karşınızdayım. Öyle birini “Zone”ladık ki gardırobumu yenilemeden dışarı çıkacak gücü uzunca bir süre kendimde bulamayabilirim. Meğer ben ne rüküş adammışım. Bu haftaki konuğumuz kim mi?
İğnesi düşmüş eşarpların ve markete giderken ayaktan çıkan rüküş terliklerin düşmanı, sabahları bir saat erkenden kalkarak rimelini çeken sonra da akşam o güzelim makyajı silmek zorunda kalan kadınların dert ortağı, Ne Giysem, Neyle Giysem Yakışır Diye Gardırobun Önünde Yarım Saat Düşünenler Derneğinin (NGNGYDGÖYSDD) Başkanı, Moda ve Marka Danışmanı, Moda Bloggerı, Büşra Erdoğan Toraman.
Hazır olun, kurumamış ojelerin dokunulmazlığı altında yazıya başlıyorum!
Makyaj malzemesi satan mağazaların kasa sırasında bulunan kızlara sorduk, kızların kapı önündeki sevgililerine sorduk, bahçeli kafelerde gün yapan teyzelerin yanına sokulduk. Bir yandan kısır yedik bir yandan yine sorduk.
Büşra Erdoğan Toraman Kimdir?
Sivaslı bir Anne-Baba’nın Balıkesir doğumlu kızları olan Büşra “Bu durumda tam olarak nereli oluyorum ben de bilmiyorum ama doğup büyüdüğüm yer Balıkesir’in kıyı kesiminde bir ilçe” diyor. Ahh ya… O güzel ilçe bırakılıp gelinir mi Ankaralara? Neyse, Ankaralı arkadaşlar kızmadan, bu konuyu kapatmak istiyorum.
Moda danışmanlığı ve busraerdogan.com sitesinde blog yazarlığı yapan Büşra’nın bloggerlık hikâyesi biraz ilginç.
Nasıl mı ilginç?
Üniversitede Şehir ve Bölge Planlama Bölümü okuyup moda tasarımcısı olmak eşittir Büşra Erdoğan.
Garip biliyorum.
Nasıl yani mi? Tamam, bu konuyu biraz daha açalım.
Söylediğine göre, işi şehir planlamacılığı imiş, fakat kendi mesleğini çok çok kısa bir süre yapmış. Üniversite’de çokça duyduğu bloggerlık kavramını araştırması ile birlikte bu alana adımını atmış. Bir nevi günlük olarak yazdığı bloglar daha çok “nereye gittim neler yaptım” gibi konulardan oluşuyormuş.
Moda konsepti ne alaka? Diyeniniz olabilir.
Onu da açıklayalım.
Yurt dışından takip ettiği birkaç moda konseptli bloggerdan esinlenerek zaten ilgili olduğu moda ile alakalı ‘Ya ben neden moda içeriği oluşturmayayım’ diye düşünüyor. Düşünmekle de kalmıyor tabi. Bu günlere gelmesinde büyük pay sahibi olacak olan o ilk adımı da atıyor.
Zaten eş zamanlı olarak modayı yakından takip ediyordum. Kombin sitelerinde kombinler hazırlayıp bunları paylaşmaya başladım. Blogum birkaç isim değiştirdi, en son kendi ismimi markalaştırmak istediğim için yaklaşık 4 yıldır busraerdogan.com ismiyle yazıyorum.
Bir yandan freelance marka danışmanlığı yapan Büşra, bir yandan da blog yazmaya devam ediyor. Takipçileri olarak Büşra’nın gözlerindeki ışığı siz görüyorsunuzdur gerçi ama yine de Büşra’yı tanımayanlar için tekrar tekrar belirtelim. Yaptığı işi gerçekten seviyor.
Hem yaptığı işte iyi olup hem de yaptığı işi güzel bir şekilde yazıya dökebilmek ve kendine özel bir kitle oluşturabilmek herkesin harcı değil.
Büşra’yı Büşra’ya Sorduk
Ciddiliğimden bile eğlence çıkarabilen bir insanım. Tipik yay burcu. Ani geçişlerim var, ama genel olarak eğlenceliyimdir.
Ah siz kadınlar… Burçlarınızın iyi yönlerini söyleyin ama kötü yönlerinden hiç bahsetmeyin.
Neyse ben de Terazi burcuyum, dengesizim. Bu dengesizliğim için özür diliyor ve yazıma devam ediyorum.
Büşra’nın Blog’u ve Sosyal Medyası
Bloggerlık zor iş. Aslında yazmak zor iş. Çünkü yazmaya başladığınızda kafanızda değindiğiniz alanla ilgili detaylı bilgiler olması gerekiyor. Bilgileri anlaşılır şekilde harmanlayarak insanlarla buluşturabilmeniz de cabası. Saatlerinizi, belki de günlerinizi ayırarak yazıyı hazırladınız. Bu yazıyı insanlara nasıl duyuracak nasıl süreklilik sağlayacak ve kitlenizi yakalayacaksınız? İşin en zor kısımlarından bir tanesi de bu. Sabırla yazmaya devam etmeli ve kendi yaptığınız işi iyi servis edebilmelisiniz. Bu çerçeveden bakarak Büşra’nın blog ve sosyal medyasını incelemeye alacağız.
Blogger olmak isteyenler Büşra’nın geçmiş olduğu yolu iyi analiz etmeli. Zira benim nezdimde o başarılı ve örnek alınabilecek bir Blogger.
Tabi Blog yazmak şöyle bir durumu ortaya çıkarıyor. Siz yazmıyorsunuz, o yazdırıyor. Benim onun blogunu yazmamdansa onun kendi blogunu anlatması daha uygun olacaktır. Bu yüzden bu kısımda yazıyı Büşra’ya devretmek istiyorum.
Bir yere ayrılmayın. Misafirimize iyi davranın, ses gürültü vs. yapmayın, söylediklerini can kulağı ile dinleyin, not alın. Az sonra geleceğim.
Büşra’nın Kaleminden Bloggerlık
Uzun süre moda sektörünün farklı kollarında çalıştım. Blog yazarlığı, styling, kurumsal iletişim, marka danışmanlığı, moda danışmanlığı derken aslında pek çok deneyim kazanmışım. En başından beri tüm bu süreçleri sosyal ağlarımda paylaştığım için, takip edenlere bir bilgi birikimi aktarıyor olabilirim. Zaten bana sorulan soruların pek çoğu da, ağırlıklı olarak sektöre yeni girmek isteyenlerden geliyor. Moda, gezi, yaşam. Hepsi var benim paylaşımlarımda. Hep böyle olmasını istemiştim. Zaten bu yüzden “güzel yaşam bloğu” blog sloganım oldu.
Yazdığım blogları sosyal ağlarımda yayınlıyorum. Her ağın kitlesi farklı, Twitter’dan az dönüş alırken Facebook’tan ve Instagram’dan daha iyi dönüşler alabiliyorum mesela. Oluşturduğunuz içerikle alakalı bir durum bu. Ben görsel ağırlıklı içerikler oluşturduğum için, yazdığım blog yazılarının linkini Instagram ve Facebook’ta paylaşmaya çalışıyorum. Bu ağların takipçisi görseli daha çok seviyor.
Youtube ‘u çok seviyorum. Kanalım da var aslında. Bir süre videolar yükledim oraya. Fakat istediğim kadar aktif olamadım maalesef. Yaptığım her işi hakkıyla yerine getirmeyi seviyorum, biraz mükemmeliyetçilik de denebilir. Şimdilik, istediğim kalitede video üretecek zamana sahip olmadığım için Youtube bir süre daha bekleyecek.
Sosyal medya benim için en başından beri, yaptığım projelerden bahsedip, yazdığım blog yazılarını ve stilimi paylaştım bir platform oldu. Çok ciddiye alıp iş olarak görmedim. Çünkü zaten sosyal medyada aktifken, hep ekstra bir işim vardı.
Sosyal medyada olmayı seviyorum. İnsanların farklı pencerelerini izlemeyi; oluşturdukları, ürettikleri şeyleri görüp, fikir alışverişinde bulunmayı seviyorum.
Büşra’nın Instagram’da @busraerdogantoraman ve buna ek olarak @nasilgiyerim hesabı bulunuyor. Facebook’ta da /busraerdogancom sayfasını kullanıyor.
Son Baktığımızda Takipçi Sayıları
Instagram: 28 bin + Takipçi
Facebook: 26 + bin Takipçi
Instagram’da 1.541’den fazla gönderiye sahip olan Büşra, @busraerdogantoraman Instagram adresini kullanıyor. Düzenli olarak fotoğraf atmaya özen gösteriyor. Fotoğraflarında renklerin kullanımı göze hoş geliyor. Kıyafetlerini vurguladığı gönderiler diğer gönderilerinden daha çok beğeni alıyor. Ufak bir tavsiye, Instagram etiket kullanımında daha seçici ve dikkatli olması yararına olacaktır.
Facebook sayfası 2013’den beri etkin durumda. Facebook’ta sürekli paylaşım yapmıyor. Son gönderisini 2 ay önce atmış. Yazmış olduğu Blogları sosyal mecralarında paylaşıyor.
Blogları kendisinin de bahsettiği gibi moda, gezi, yaşam gibi kategorilerden oluşuyor. busraerdogan.com/ adlı internet sitesinde bloglarını yayınlıyor. Hoş sade bir tasarıma sahip sitede hemen hemen her ay bir blog yayınlanıyor. Hemen hemen diyorum çünkü son bloğun üzerinden tam iki ay geçmiş durumda. Önceden girilmiş olan blogların tarihlerine baktığınızda aylık döngüyü görebiliyorsunuz. Yine görsel seçimleri fotoğrafların profesyonel bir süzgeçten geçtiğini yüzümüze çarpar cinsten.
Anladığım kadarıyla son aylardaki durgunluğun sebebi taşınma telaşından kaynaklanıyor. Ayrıca gün geçtikçe büyüyen ve haylazlıklarını artıran “Bebiş Farah” var. Henüz yeni sayılabilecek bir tarihte anne olan Büşra’nın sorumluluklarını da tahmin edebiliyorum.
Bilirsiniz ki anneler kendilerine vakit ayıramayacak kadar yoğun olurlar.
Neyse çok duyar kastım gibi oldu. Ağzıma da hiç yakışmadı.
Geçelim.
Büşra’ya Göre Fenomen Nedir?
Fenomen; ürettiği içerik özelinde takipçisine bir iddiada bulunandır. Bilirkişidir, beğenilen, sevilendir.
Büşra’dan Blogger Olmak İsteyenlere Tavsiyeler
Hangi konuya eğilmek istediğinize iyi karar verin, kısaca doğru bir markalama yapın. İşin en zor kısmı da bu aslında. Doğru bir konu, özgün ve farklı içerikler ile kısa sürede kitleye ulaşabilirsiniz.
Büşra’ya bu keyifli sohbetinden dolayı çok teşekkür ederim. Bir sonraki hafta görüşmek üzere; üzerinizden kötü espriler eksik olmasın efendim.
Herkese iyi hafta sonları. (Ya da yazıyı ne zaman okuyorsanız ona göre bir şeyler).