Mobil Ekonomi 2018 Raporu Yayınlandı
Genel Bilgi ve Haberler
GSMA Intelligence, her yıl hazırladığı Mobil Ekonomi Raporu’nun 2018 yılı sürümü yayımlandı.
Raporda dikkat çeken başlıklar söyle;
Mobil Endüstri 2025 Yılına Kadar Ana Kilometre Taşlarına Erişecek
2017 yılında 5 milyar insan mobil hizmetlere bağlandı ve dünya çapında mobil endüstri önümüzdeki sekiz yılda daha da ileri düzeydeki kilometre taşlarına erişecek. 2025 yılında toplam abone sayısı 5,9 milyara yükselerek bu rakam tüm dünya nüfusunun %71’ine tekabül edecek. Artıştaki en önemli pay Hindistan, Çin, Pakistan, Endonezya ve Bangladeş’e ek olarak Kıta Altı Afrika ve Latin Amerika ülkelerinden kaynaklanacak. Artış hızı yavaşlamasına ve gelişmiş ülkelerde doygunluk seviyesine erişmesine rağmen mobil internet alanında fırsatlar devam ediyor. Mobil internet pazarı önümüzdeki sekiz yılda 1,75 milyar yeni abone kazanarak 2025 yılında toplam mobil internet kullanıcısı sayısı ise 5 milyara erişecek.
2019’da 4G Liderliği Ele Geçirecek Olup 5G de Denemelerden Ticarileşmeye Doğru Gelişecek
Toplam bağlantılar açısında değerlendirildiğinde 4G 2019 yılında lider mobil teknoloji olacak. Mobil sektör 4G ile ilgili hedefine ulaşırken 5G ile ilgili çalışmalara da devam ediyor. Ayrıca 5G teknolojisinin önümüzdeki üç sene içerisinde ticari olarak hayata geçmesi bekleniyor. Bu konuda Kuzey Amerika, Asya ve Avrupa ülkelerinin başı çekeceği düşünülüyor. Çin, ABD ve Japonya 2025 yılında 5G bağlantılarının en çok olacağı ülkeler olacak ve bu üç ülkeyi Avrupa Bölgesindeki ülkeler izleyecek. Bu dört ekonomi toplamda 1,2 milyarı bulacak 5G bağlantılarının %70’ine sahip olacak.
Nesnelerin İnterneti Bağlantıları 2025 Yılında 25 Milyara Ulaşacak
Nesnelerin interneti bağlantıları 2017 ile 2025 arasında üç kattan fazla artarak 25 milyar kişiye ulaşacak. Nesnelerin interneti bağlantıları son kullanıcı bazındaki ürünlerde ve akıllı ev teknolojilerinde ana teknoloji olmaya aday olsa da endüstriyel anlamda hala emekleme sürecinde bulunuyor. Küresel anlamda değerlendirildiğinde 2023 yılında endüstriyel bağlantı sayısının son kullanıcı bazındaki bağlantı sayısını aşması bekleniyor.
Nesnelerin internetindeki artış akıllı evlerin, şehirlerin, binaların ve işletmelerin artmasına ek olarak artan sayıdaki yatırımcı ve destekleyici ekosistemin bir yansıması. 2017 yılı sonunda yaklaşık ABD, Çin ve Avrupa ülkelerini de kapsayacak şekilde 20 ülkede LTE tabanlı nesnelerin interneti hizmetinin hayata geçtiği en az 30 ticari uygulama var. 2025 yılında lisanslı nesnelerin interneti bağlantılarının sayısının dünya çapında 3,1 milyar olacağı ve bu rakamın toplam rakamın %12’sine tekabül edeceği öngörülüyor.
Mobil Sektör Ekonomik Büyümeye ve Sosyal Zorlukların Çözümüne Yardımcı Olacak
2017 yılında mobil teknolojiler ve hizmetler tüm dünya çapındaki gayrisafi hasılanın %4,5’luk bir kısmını oluşturarak 3,6 trilyon ABD doları düzeyinde ekonomik katkı sağladı. 2022 yılında bu katkı 4,6 trilyon ABD doları düzeyine çıkacak ki bu rakam da tüm dünya çapındaki gayrisafi hasılanın %5’lik bir kısmı anlamına geliyor. 2017 yılında mobil ekosistem doğrudan ve dolaylı olarak 29 milyon işi destekleyerek kamu sektörüne vergilerden 500 milyar ABD doları spektrum ihalelerinden ise 25 milyar ABD doları kazandırdı.
Mobil teknolojiler ekonomik büyümeye katkı sağlamaları yanında birçok farklı konuya da katkı sağlamakta. Doğal felaketlere hızlı yanıt vermek, üretim ve hizmet sektöründe genel anlamda maliyetleri düşürüp kaliteyi arttırmak, sağlık, tarım, eğitim ve finans sektörlerine yardımcı olmak gibi çok sayıda sosyal konu da mobil sektörün sağladığı olanaklardan faydalanıyor.
Yapay Zekâ Yeni Sınır Olacak
Yapay Zekâ endüstrisi hâlihazırda dünya çapında büyük işler yapan firmaların kontrolünde olsa da (ABD – Google, Amazon, Apple, Facebook, Microsoft ve IBM; Çin – Baidu, Alibaba ve Tencent) çok sayıda yeni firma yapay zekâ konusuna ilgi göstermeye devam ediyor. İşletmeciler açısından yapay zekâ temelli uygulamalar otomatik yanıt sistemleri ve dijital asistanların ilerisine geçti. Yapay zekânın gelecekteki iş yapış modeli için olmazsa olmaz olacağını ve getirdiği imkânlarla tüketici davranışını daha iyi anlamaya yardımcı olacağını söylemek yerinde bir tespit olacaktır.