Dijital Ekosistem
Blog & Makaleler
Dijitalleşen dünyada olmazsa olmaz iki önemli faktör; bilgi ve iletişim. Web 1.0 ile birlikte internet dünyasının enformasyonunu tüketirken, Web 2.0 ‘a geçişle enformasyon içeriklerini üretme olanağına eriştik. Dijital ortamda çift taraflı iletişime imkan tanıyan bu sistemle diğer kullanıcılardan gelen geribildirimlere erişebilir hale geldik. Bu açıdan bakıldığında hepimiz dijital platformlara içerik üreterek birer işçi konumuna geliyoruz.
Dijital ekosistemde eğitimden, bilime; teknolojiden, medyaya kadar tüm alanlar olumlu veya olumsuz şekilde etkilenmişlerdir. Dijital ekosistem en çok insan hayatını etkilemiştir. Gelişen ve sürekli değişen bu ekosistemde günlük hayatımız, yaşam tarzımız, iletişimimiz ve bakış açımız değişime uğramıştır. Bu ekosistemde bilgi ve iletişim açısından dijital dünya araçları sadece genç kuşaklar için değil, hem yetişkinler hem de yaşlılar için elzem hale gelmiştir.
Yeni medya, siber uzay, yapay zeka, hepsi dijital ekosistemin birer parçası olmuştur. Örnek verecek olursak Google’ın yakın zamanlarda yapay zeka desteği ile “Google for jobs” iş bulma platformunu kullanıcılarına sundu. Instagram ise yapay zeka teknolojisini kullanarak spam filtresini geliştirdi.
Sadece sosyal medya da değil tıpta da yapay zeka kullanılmaya başlanıldı. Nottingham Üniversitesi araştırmacıları, hangi hastaların 10 yıl içinde inme veya kalp krizi geçireceğini tahmin edebilmek için rutin tıbbi verileri tarayan bir yapay zeka sistemi geliştirdi. Yapay zeka sistemi, geleneksel yöntemlerle tahminler yapmaya çalışan doktorlara oranla 355 vakayı daha doğru tespit ederek geleneksel yöntemler karşısında çok daha fazla başarılı olduğunu kanıtladı.
Dijital ekosistemde ilerleyen günlerde yenilikler devam edecektir. İnsanoğlu için her ne olursa olsun teknoloji bir avantaj olsa da bunu nasıl ve ne şekilde kullanacağımız da bir o kadar önem arz etmektedir.