İnternet Değişim Noktası-II
Blog & Makaleler
Bir önceki yazımda [1] İnternet Değişim Noktalarının (İDN) idari ve teknik yapıları hakkında bilgi vermeye çalıştım. Yazımın üzerinden yaklaşık üç ay geçti. Henüz bir İDN kurulmadı. Ancak açıklanan iş planlarında, sürecin hızlandığını, 2018 yılı içerisinde ülkemizde İDN’lerin kurulma çalışmalarının tamamlanacağını düşünüyorum.
Ülkemizin bilgi, teknoloji ve iletişim alanında rekabetçi bir piyasada, kamu ve özel tüm müşterilerin taleplerinin gelişmiş ülke standartlarında karşılandığı altyapıların; geliştirilmesi, düzenlenmesi ve denetlenmesinden sorumlu, bu çalışmaları yürütmek için bünyesinde her zaman kaliteli uzmanları istihdam eden düzenleyici Kurum, şüphesiz, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’dur (BTK).
Bu kapsamda BTK, kurulduğu ilk günden günümüze kadar yaşadığı hiçbir olumsuzluğu sektöre ve vatandaşa yansıtmadan çalışmaktadır. Adımlarını, sorumlu olduğu tarafların menfaatini dikkate alarak atmakta, yürüttüğü bütün çalışmalarda konunun tüm taraflarını çalışmalarına dahil etmektedir. Bu sorumluluk duygusunu bir örnekle açıklamaya çalışayım.
BTK tarafından, İnternet Servis Sağlayıcıların (İSS) desteğiyle, Ülkemiz’de Anayasanın 41. Maddesinde ifade edilen “Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır teşkilâtı kurar” hükmünce, İnternet ortamındaki olumsuz içeriklerden, çocukları, gençleri ve aileleri korumak için 22 Kasım 2011 Tarihinde Güvenli İnternet Hizmeti (GİH) sunulmaya başlandı. GİH, altyapı seviyesinde, herhangi bir kurulum gerektirmeden, ücretsiz, isteğe bağlı, farklı profillerin tercih edilebildiği özellikleriyle öne çıkan, dünyada alanında ilkler arasında yer alan bir hizmet.
GİH’nin çok kısa tarihsel sürecine bakacak olursak, yukarıda ifade ettiğim sorumluluk duygusu konusundaki hassasiyeti görmüş oluruz. Sektöre ilk girdiğim yıllarda, İnternet’in babası olarak anılan rahmetli Prof. Dr. Mustafa Akgül Hoca’nın (14 Aralık 2017’de vefat etti) 2008 yıllında IP adresinden erişim engelleme metodunun yerine “URL” bazında erişim engellemenin tercih edilmesinin önemini vurgulayan ve “URL Filtering” erişim engelleme metodunun ülkemizde kullanılmasını tavsiye eden başvurusuyla süreç başlamış. Sonrasında İSS’ler, üniversiteler ve konunun tüm paydaşlarıyla çalışmalar yürütülmüş ve bu çalışmaların neticesinde çocuklarını, internet üzerinden yayınlanan zararlı içerikten korumak isteyen aileler tarafından talep edilen ve sonrasında yoğun olarak kullanılan ücretsiz GİH servise girmiştir. Günümüzde 5 milyondan fazla vatandaşımız tarafından tercih edilen bir hizmet haline gelmesi de ne kadar büyük bir talebin karşılandığının göstergesidir. İşte bu sorumluluk duygusuyla hareket eden BTK tarafından yayınlanan raporlar, iş planları ve alınan görüşler gösteriyor ki, İDN kurulum çalışmaları ivme kazanmıştır.
Peki, “Türkiye’de nasıl bir İDN kurulmalıdır?” sorusunu, kendime sormadan edemiyorum. Bir tarafta Ülke internet trafiğinin %85’ini omurgası üzerinden taşıyan, küresel içerikle işbirliği anlaşmaları yapan, omurgasından geçen trafiği her geçen gün büyüten, etkin piyasa gücüne sahip bir işletme, diğer tarafta son 15 yıl içinde büyüme eğrisindeki ivmeyi artıran, transmisyon maliyetlerini düşürebilmek için küresel İDN’lerle ticari anlaşmalar yapan işletmeler. Bunların dışında İDN’lerin yaygınlaşmasını bekleyen kendi içeriğine daha hızlı erişim sağlanması için gayret eden “Google”, “Facebook”, “Twitter” gibi kuruluşlar, ve kullanıcılar, ve kurumlar, ve ülkemizden geçen ve geçmesi muhtemel transit trafik sahibi ülkeler (Gürcistan, Irak, Suriye, Azerbaycan vb. ülkelerin İnternet trafiği) ve daha ötesi yer almaktadır.
Lafı çokta uzatmadan yukarıda yaptığım küçük özetten sonra “Türkiye’de nasıl bir İDN yapısı oluşturulmalıdır?” sorusunun yanıtını aşağıda özetlemeye çalışacağım.
*Milli güvenlik hassasiyetimiz ve gereksinimlerimiz göz önünde tutulmalıdır. Bu kapsamda kesinlikle idari yapı, Türkiye Cumhuriyeti’ne tabi, tüzel ve gerçek kişilerle oluşturulmalıdır.
*Tüzel kişiliğe sahip olmalı, kendi bütçesi olmalı, trafik değişimi gerçekleştirilen işletmeciler tüzel kişilikte nitelikli olarak temsil edilmelidir.
*Yatırımlar ve tüm faaliyetler Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun denetiminde ve kontrolünde olmalıdır.
*Maliyet paylaşımlı bir model tercih edilmelidir. Kar amacı gütmemeli ve rekabet ortamı olumsuz etkilenmemelidir.
*En az “routing” (katman-3 yönlendirme), “switching” (katman-2 anahtarlama) ve “labeling” (katman 2,5 MPLS) seviyesinde trafik değişimine imkan sağlanmalıdır.
*Kırıkkale, Iğdır, Hatay, Rize, Diyarbakır, Erzincan, Doğubeyazıt, Kilis, Hatay, Muğla gibi fiber optik kablo geçiş güzergahları açısından önemli, sınır komşularımızla İnternet trafiği değişim imkanı sağlayacak yerleşim yerleri tercih edilmelidir.
Ülkemiz, internet altyapısını geliştirecek, bu trafiğin yurt içinde kalmasını sağlayacak, diğer ülkelerin trafiğini de taşımaya talip olacak İDN yapısını kurma çalışmalarına ivme kazandıran ve bu amaca destek olan herkese kolaylıklar diler, Yüce Rabbim’den çalışmalarında muvaffak olmalarını temenni ederim.
Bilişim Uzmanı Mustafa DEMİREL